Kayıtlar

BURSA

Resim
Bursa sana ne oldu böyle? Yeşil Bursa gitmiş beton Bursa gelmiş. Her yer beton olmuş .İçim karardı, üzüldüm Makber’i söyleyesim geldi. Güzelim Şehre Küstüm Meydanı hakikaten şehre küşmüş,küstürmüşler.Ne seyyar satıcı kalmış ne kuş kalmış. Bir şehirde seyyar satıcı olacak. Şehrin süsü onlar. Yaz kış simitçi,sucu,kastaneci,mısırcı….. aklınıza ne gelirse . Hepsi gitmiş. Kuşlar olurdu uçuşurdu etrafta. Göç ettirmişler resmen. Güvercinler ,kumrular göç etmiş. Gözlerim aradı kuşları,kulaklarım kuş cıvıltısı duymak istedi ama yoktu. Önceki sempatik,sıcak ,iç açan halinden eser kalmamış. Kent Meydanı diye bir avm var. Bu avminin yapıldığı yerin önceki hali sevimliydi,yeşillikti. Avm yapıldı ama çevrisine yeşillik namına hiç bir şey dikilmedi. Bir iki küçücük ağaçcık. Bu ağaçcıklar biraz büyümüş ama o kadar. Avmnin İçi güzel ama dışı tam bir soğukluk abidesi. Üstüne bir de yeşillik olmaması ve şu anki durum tüm bunların üstüne çevre düzenlemsi diye kazılmış ,yıkılmış bir yer düşünün. Yani Bursa...

POPEYES

Resim
Popeyes’den konuşalım bugün biraz. Tavukları güzel. Kova olsun, hamburger olsun sorun yok,tadları güzel,beğeniyorum,severek yiyorum. Fiyat konusuna hiç girmiyorum her şey gibi aldı başını gitti. Menülerin yanına yaklaşılmıyor.(Bu firmanın suçu değil tabi ki...) Ama Popeyes’in asıl sıkıntısı mutlaka bir şeyler eksik ya da yanlış geliyor. Misal hamburger menü seçtiniz hamburgere de domates ve turşu koyulsun dediniz sosları da yine zevkinize göre seçtiniz. Hamburger istediğiniz gibi geldiyse soslar çıkmıyor paketten yada yanlış geliyor ,soslar doğruysa hamburgerim içeriği seçtiğiniz gibi olmuyor. Turşu seçtiyseniz turşu koymuyorlar mesela. Hamburger ve soslar doğruysa bu sefer de içecek yanlış geliyor. Ben hep şeftali soğuk çay seçerim ama dediğim gibi hamburger ve soslar doğruysa içecek yanlış geliyor. Şeftali değilde limonlu soğuk çay koyuyorlar.   Şu zamana kadar sipariş ettiğim menülerden daha tam gelen olmadı. Genellikle hamburgere malzemeyi eksik koyuyorlar. Bu yüzden Popeyes’in...

KORONA(KOVİD) NASIL BAŞLADI NASIL BİTTİ?

Korona geçirmiş biri olarak deneyimlerimi paylaşmak istiyorum. Kovid ağır geçmiyor ama hayatınızdan bir haftayı çalıp götürüyor. Bir odada hayattan uzak izole yaşıyorsunuz. Çok sıkıntılı bir durum. Benim kovid olduğumu anlamam tamamen tesadüf ,benim dikkatim sayesinde oldu. Her sene yaşadığım boğaz rahatsızlığını bu sene de yaşadım ve Ağazağa’nın soğuğuna maruz kaldım(ismini bu kadar hak eden başka bir yer kesinlikle yoktur). Boğaz rahatsızlığımın üstüne soğuk algınlığı aldığımı düşündüm ve ilacımı yazdırmak için doktora gittim. Gayet normal evde yatıyorum tipik soğuk algınlığı belirtileri   aşırı terleme ve üşüme. Ertesi gün haberlerde kovidin değiştiğini grip zannedildiğini izleyince evde olan test kitleriyle iki kez   test yaptım   ve ikisi de pozitif çıkınca daha da emin olmak için gece vakti hastaneye gittim. Bir sonraki gün öğlene doğru korona pozitif sonucumu e nabız uygulamasında gördüm. Yaklaşık bir saat sonra   aile hekimi yedi  gün karantinada kalmamı...

NE DERTLER VAR YA RAB

Resim
 Norveç Adalet Bakanı Emilie Enger Mehl'in can yeleği olmadan sörf tahtasında durarak Norveç yasalarını çiğnediği konuşuluyor. Ülke karıştı,bakanın kötü örnek olduğu söyleniyor Milletin ne dertleri var yatın kalkında halinize şükredin. Ya bizimde tek derdimiz genç ve güzel bir bakanın yeleksiz verdiği poz olsaydı. Şimdi Norveç'i kıskanmayım da ne yapayım? Genç  bakanlarının olmasını mı kıskanıyım, güzelliğini mi kıskanıyım, modernliğini mi kıskanıyım bilemedim. Bizde de genç,yüzü batıya dönük,modern ,gelişmeye açık,değişime ayak uyduran,zamanın ruhunu, ihiyaçlarını bilen,gençlerin dilinden anlayan,sokakta tek başına yürürken veya bisiklet sürerken göreceğimiz bakanlar nasib et yarabbim!  Bizimde tek derdimiz bakan bisiklete kasksız bindi,havuza girerken gözlüğü ve diğer aparatları yoktu dertleri ver güzel Allah'ım.... Tek derdimiz bu olsun.

YENİ NESİL OYUNCULAR

Günümüz   oyuncuları sizler adına çok üzgünüm. Çok yetenekli, keşke dünyaca tanınsa dediğim oyuncular var ama   yine de şanssız bir döneme denk geldiniz. Günümüz şartlarından dolayı hiçbiriniz bir Yeşilçam oyuncusu gibi kalbimize kazınamayacaksınız. İki yıl dizi çekmeyin,tutan dizinin ardından reklamda oynamayın,röportaj vermeyin ,magazine çıkmayın veya sinema çekmeyin unutuluyorsunuz. Kendinizi hatırlatmak zorundasınız.Bu sezonda hiç bir iş yapmayım, dinleniyim lüksünüz yok. Sokaklar yakışıklı delikanlılar ,manken gibi kızlarla dolu. Alıverirler birine hemen bir dizi yaparlar ya da lüzumsuz sosyal medya fenomenlerinden birine dizi çekerler. Bir iki bölüm kendilerini eğlendirirler   yayından kaldırılır o ayrı. Dijital platformları televizyon dizilerine tercih etmeleri unutulmalarını kolaylaştırıyor. Televizyon kanallarında izleyecek doğru dürüst bir iş olmasa televizyon hale geçer akçe. Dijital platformlarla ilgilenmeyen, para ödemek istemeyen ya da maddi durumlar yüzünde...

SESİMİZ OLDUN CANER ÖZYURTLU

Resim
Kafaya toka dışında bir şey takmayın derler. Nasıl olacakmış? Bilen varsa açıklasın. Gamsız olmak için hayatla bazı sorunlarını çözmen gerekir. Misal birden fazla ev sahibi olman gerekir. Misal araba sahibi olman gerekir. Misal sağlıklı olman gerekir. Misal bankada yüklü paran olması gerekir. Yani gelecek ve yaşlılık kaygın olamamalı. İster yalnız ol istersen ailen çocuğun torunun olsun maddi olarak rahatsan kafana tabiki tondan başka bir şey tamayacaksın. Ama memleketin yüzde kaçı böyle ? Hadi bizden önceki kuşak ev ,araba almayı başarmış. Bizler hayalini bile kuramıyoruz. Yabancı alıyor yerli bakıyor. İş kaygısı ,sağlık kaygıyısı gelecekte sokakta mı öleceğim korkusu . Kafaya toka takmak şöyle dursun kafada saç bırakmadı. Saçı dökülmeyenlerin de beyazladı. Sokakta yirmili yaşlarda saçı başı ağarmış nene dede gibi olmuş gençler görüyoruz. Hayatla mücadele bitmiyor. Caner Özyurtlu o kadar haklısın ki!

SAĞLIKTA ŞİDDET - DOKTOR KALMAMIŞ

Televizyonda “Doktor yok,randevu alınamıyor”   haberlerini izlerdim. Ama durumun du kadar ciddi olduğunu hastaneye gitmek zorunda kalınca anladım. Pandemi döneminde hastanelerden uzak durdum korona korkusu ve sağlıkçı tavsiyelerinden dolayı. Hastaneye gelmeyin diyorlardı. Geçenlerde mecbur kaldım özel bir hastahanenin aciline gittim. Koskoca özel hastanın acilinde bir tane doktor vardı ve tüm hastalara bir doktor bakıyor. Muayene olmak isteyenler sıraya giriyor doktora bekliyor,her hasta arasında gözetimdeki   diğer hastalara bakmaya yine aynı doktor gidiyor ve doktorun hastalara ayırabildiği maksimum süre beş dakika. Beş dakikada hastayı dinleyip derdini anlayıp teşhis koyup uygun tedavi ve ilacı verecek. Nasıl olacak biri bana açıklasın? Sağlıkta şiddet yasası çıkarılmalı,şiddet uygulayanlara üst sınırdan ceza verilmeli, sağlıkçılara hakettiği maaşlar ödenmeli,sağlıkçılar korunmalı. Arkadaşlar gerçekten doktor kalmamış ,durum haberlerde izlediğinizden daha kötüymüş. Sağlıkçı...